Atatürk'ün Özel Mektuplarından
Mustafa Kemal Atatürk'ün bir dostuna Fransızca olarak yazdığı mektuptan bir bölüm.
 

12 Ocak 1914 Sofya

Çok aziz dostum,
Son mektubunuz da ondan evvelkiler gibi beni çok sevindirdi. Onlara ne kadar kıymet verdiğimi ve ne kadar sabırsızlıkla beklediğimi söylemek lüzumsuzdur.
Nuri Beyin en yüksek mevkiiişgal etmesini hararetle arzu edenlerden biri de ben olduğum halde, onun Birinci Kolordu Kumandanlık makamına yükseldiği konusunda bana verdiğin habere inanmıyacaktım. Zira, bu haberin aslı olsaydı tasavvur edilen bütün reformların samimiliğine tam bir inanç besliyecektim.
Benim ihtiraslarim var, hem de pek büyükleri, fakat bu ihtiraslar yüksek mevkiler elde etmek veya büyük paralara sahip olmak gibi maddi emellerin tatminine taalluk etmiyor.
Ben bu ihtiraslarımın gerçekleşmesini vatanıma büyük faydaları dokunacak, bana da liyakatle ifa edilmiş bir görevin canlı iç rahatlığını verecek büyük bir fikrin başarısında arıyorum.
Bütün hayatımın prensibi bu olmuştur. Ona çok genç yaşımda sahip oldum ve son nefesime kadar da onu muhafaya edeceğim.
Sizin, annenizin ve hemşirenizin mutluluğunuz için en halis dilekler besliyorum ve daima fedakar bir dostunuz olduğuma inanmanızı rica ediyorum.

M.Kemal

                                                                             

Mustafa Kemal 1914 yılında vatanı için yapmak istediklerinin bilincinde. ''Benim büyük ihtiraslarım var...''
Bu ihtiraslar kendi yaşamı için değil, aklında hep vatanı, vatanı düşündüğü ''Türkiye Cumhuriyet'ini kurana kadar, genç yaşta sahip olduğu ve son nefesine kadar da muhafaza edeceği bu büyük fikri hayata geçirebilmek için yıllar yılı uğraşmış, büyük bir sebat, sonsuza fedakarlıklar, sağlığı ve hayatı pahasına gerçekleştirmiştir.
Devrimci ruhu taşıyan Atatürk'ün ''Cumhuriyet'' fikrini, gençliğinden beri içinde taşıdığını gösteren bu mektup önemli tarihi bir belgedir.

Atatürkçü Düşünce Dernekleri büyük zorluklar ve çabalar ile kurulmuş olan Cumhuriyetin bekçileridir.

Sizleri de bize katılmaya davet ediyoruz.

 

Mustafa Kemal bir dostuna Fransızca yazdığı bir mektupta Çanakkale' ye nasıl gittiğini anlatıyor.

17 Mayıs 1915 tarihli mektuptan bir bölüm

Aziz dostum,

Durum Çanakkale Boğazında biraz buhranlı bir hal alınca, aziz dostunuz Nuri'nin eski mevkii olan Tekirdağ'a gidip orada bulunan bir tümenimizin kumandasını üzerime almamı isteyen gayet acil bir telgraf aldım.

24 saate Tekirdağ'ında hazırdım ve bir tümen oluşturmak ile meşgul oldum. Sonra bu tümen ile Maydos' a gitmek ve orada bulunan bütün kuvvetlerin kumandasını üstlenmek emrini aldım.

Bu kuvvetler Çanakkale Boğazını savunan, takriben iki topçu taburuydu.

İki aydır buradayım ve Çanakkale Boğazı'nı, Müttefiklerin ihraç teşebbüsünde bulunan donanmalarına ve kuvvetlerine karşı savunuyorum. Bu ana kadar, aziz dost, hep başarılı oldum ve aynı yerde kalırsam, kuvvetle ümit ediyorum ki daima da başarılı olacağım.

Burada benim ismimin duyulmamasına hayret etmemeli, çünkü ben, önemli bir savaşın kahramanı olarak Mehmet Çavuş'a şeref kazanırmayı tercih ettim. Tabii şüphe etmezsiniz ki savaşı idare eden sizin dostunuzdu ve savaş gecesi harp alanında Mehmet Çavuş'u bulan da o idi.

Mektubu elinize vermesi için fırkamdan bir subay gönderiyorum. Çünkü posta ile ancak manasız birkaç kelime gödermek mümkün. Siyasi, askeri ve genel durumu nasıl gördüğünüzü bana açıkça söyleyiniz. Ben bu konuda size izahat veremem. Size, zamanında cevap veremezsem de ümit ederim ki beni mazur görürsünüz. Beni unutmayınız dostum, hatta bu savaşta ölsem bile.

                                                          19. Fırka Kumandanı M.Kemal

Mehmet Çavuş kimdir?
Arıburnu Muharebeleri Raporunda Mustafa Kemal'ın kaleminden:

Gece karanlıkta yaralıları dolaştığım sırada Mehmet Çavuş adında bir erin düşmana hücum ettiğinde elindeki silahının kullanılmaz hale gelmesi üzerine hücuma taşla devam ettiğini öğrendim, diğerlere örnek olacağı düşüncesiyle derhal adı geçenin orada nişanla ödüllendirilmesini arz ve istirham ettim.

''Sonradan şöhret olan Mehmet Çavuş budur''